Doğu Yücel Röportajı: Bruce Dickinson ile “Altın Yıllara Adım Zamanı”

Doğu Yücel Röportajı: Bruce Dickinson İle “Altın Yıllara Adım Zamanı”

Iron Maiden’ın solisti Bruce Dickinson’ın 19 Temmuz’da İstanbul’da vereceği konser öncesinde gruba hayranlığı ile tanınan yazar Doğu Yücel ile Dickinson’ın solo kariyerini ve Iron Maiden’ı konuştuk.

Doğu, merhaba. Bruce Dickinson konseri yaklaştı. Iron Maiden’ın senin için çok özel olduğunu biliyoruz. Maiden solisti Dickinson’ın solo kariyeri senin için ne ifade ediyor? Maiden’dan nasıl farklılaşıyor sence?

Bir müziksever olarak gizli hazine olarak tanımlıyorum Bruce Dickinson’ın solo kariyerini. 90’larda çok önemli albümlere imza attı ama gerek 90’larda heavy metal’in grunge dalgasıyla demode olmasıyla gerekse de Maiden markasının büyüklüğü nedeniyle bu albümler gölgede kaldı. Ama anlaşılan zamanla bu albümlerin değeri anlaşılmış, neredeyse 20 yıl sonra çıktığı bu turnenin başarısı bunu gösteriyor. Maiden’dan farkı ise şu: Maiden her ne kadar geçmişinde ezber bozan hareketler yapmış olsa da genelinde daha gelenekçi, kalıplarına sadık bir grup. Bruce solo kariyeri boyunca türden türe atladı ve o türlerde de denenmemiş sound’ları yaratmanın peşine düştü. Ayrıca şarkı sözlerinde daha özgür olduğu için şair yanını çok iyi gösterebildi, özellikle William Blake’ten aldığı ilhamları büyük ustalıkla kullandı.

Sanatçıdan 19 yıl sonra gelen The Mandrake Project albümünü nasıl buldun?

Açıkçası beklentimin altında kaldı. Bu albümün yapılışı belki 15 seneye yayılan bir süreçte gerçekleşti. 99’dan kalma bir parça bile var. Bu durum bir dağınıklığa yol açmış. Bu kadar zamana yayılmış olsa da yoğun Maiden mesaisi yüzünden bazı şarkıları  hızla kaydettikleri de anlaşılıyor. Ama diğer yandan her şarkıya tek başına bakarsak Bruce farkını konuşturuyor. Özellikle nakarat yazımı konusunda ders niteliğinde bir albüm. Afterglow of Ragnarok ve Shadow of the Gods gibi 90’lar dönemine yaklaşan kalitede birkaç parça da var. Kısacası Bruce’un standartlarına göre ortalama olsa da günümüz standartlarının üzerinde bir albüm.

Dickinson şu an turnede. Çok sağlam bir orkestrası var gibi görünüyor. Mutlaka turneden videolar izlemişsindir. Onun ve grubunun performansı hakkında ne düşünüyorsun?

Sadece YouTube’la yetinmedim, Budapeşte’de bizzat da izledim 🙂 Gerçekten çok sağlam bir grubu var. Tanya O’Callaghan dışındakiler çok tanınmış isimler değil ama çok yetenekliler ve elemanlar arasındaki kimya da tutmuş. Gitaristler, Adrian Smith ve Roy Z’yi aratmıyorlar. Sahne duruşları da güzel. En çok da Bruce’un onları şov boyunca öne çıkartmasına bayıldım. Genelde böyle büyük rock star’lar egolarıyla hep merkezde olmak isterler ya, bu konserde öyle egosantrik bir şov izlemeyeceksiniz. Tam anlamıyla grup müziği ve grup şovu bu. Bruce da 66 yaşında olmasına rağmen hem enerjisiyle hem vokaliyle hem de seyirciyle iletişimiyle farkını gösteriyor.

Toplamda 7 solo albümü olan Dickinson’dan en iyi üç albüm ve en iyi beş şarkı seç desek hangilerini seçersin?

Chemical Wedding, Tyranny of Souls ve Accident of Birth derim. En iyi 5 şarkıyı seçmek daha zor ama: Tears of the Dragon, Born in 58, Navigate the Seas of the Sun, Darkside of Aquarius, The Alchemist.

Seni yakalamışken, Iron Maiden’ın son albümünü nasıl buldun ve grubun geleceğini nasıl görüyorsun?

Senjutsu’yu ilk başta Maiden’ın 2000 sonrası albümlerinin yanında biraz zayıf bulmuştum ama zamanla üstümdeki tesiri büyüdü. Dinleme keyfi çok yüksek bir albüm, sound olarak 2000 sonrasının belki de en temizi. Üstünden 3 sene geçti, hala ara ara zevkle dinliyorum. Hell on Earth, The Parchment ve Writing on the Wall bence Maiden’ın best of derlemeleri arasına girebilecek kalitede 3 parça.

Iron Maiden’ın canlı kayıtlarından en iyi 3 Bruce Dickinson performansı seç desek hangilerini seçersin?

Genel performans olarak Live at Hammersmith / Beast over Hammersmith konseri bence zirvelerden biridir, buradaki Hallowed Be Thy Name’i söyleyeyim. Coşku olarak Rock in Rio’daki Clansman. Bir de A Real Live One’daki Fear of the Dark’ı (Helsinki konserinden) söylemezsem olmaz.

Son olarak, sence Maiden ve Dickinson sözleri ve müziğiyle yazarlık kariyerinde etkili oldu mu?

Kesinlikle. Jules Verne ve Stephen King ne kadar etkili olduysa o kadar olmuştur, hatta belki daha fazla. Şarkı sözlerindeki mitolojik ve epik anlayış yanı sıra röportajlarındaki mizah tarzı bile etkili olmuş olabilir. Bunun dışında ne zaman motivasyonum düşse Iron Maiden dinlerim ve yazma konusunda yeniden güven kazanırım. Maiden’ın sözlerinde ve müziğinde insanı aktif olmaya çağıran bir tavır vardır. Wicker Man’de “your time will come” deyişleri, Wasted Years’taki “harcanmış yılların geride kaldı, şimdi altın yıllara adım zamanı” gibi mısralar insanı hep motive eder. Sadece bu yüzden bile bu müziğe kendimi borçlu hissediyorum. O yüzden tüm bu çabam 🙂

Hayalet Kitap, Varolmayanlar ve Mitat serisi romanları; Düşler Kabuslar ve Gelecek Masalları, Güneş Hırsızları ve Öldüğünü Google’dan Öğrenen Adam ve Diğer Tuhaf Hikâyeler adlı öykü kitapları ile tanınan Doğu Yücel; ayrıca, romanlarından uyarlanan Küçük Kıyamet ve Mitat filmlerinin senaristidir.

YAZARA AİT DİĞER YAZILAR

bunu sevenler bunları da okudu

“Evet, Deep Purple Hala Var. Peki Ya Sen…?”

“Aa o grup hala var mı ya?” Bu hafif alaycı soru, benim gibi 40’larına gelmiş…

Milyon Dolarlık Doğaçlama: Random Access Memories

Random Access Memories, Fransız ikili Daft Punk’ın dördüncü ve son albümüdür. 17 Mayıs 2013’te yayınlanan…

Lanthimos’un Sürreal “Ucuz Roman”ı: Kinds of Kindness

Yorgos Lanthimos, sıra dışı ve alaycı bir bakış açısıyla insan ilişkilerini ve toplumsal normları, kara…